hepimizin zayıf noktaları vardır, hayır diyemedikleri..
saplantı noktasında alışkanlıklarımız vardır, bir filmi 10 kere izlemek, bir şarkıyı 80 kere dinlemek, markete girdiğinde ille de 'o' çikolatadan almak, hoşlandığın çocuğun ne yaptığına bakmadan duramamak, eski sevgilinin facebook hesabına arada bir göz atmak gibi..
ama aradan biraz zaman geçer, ve 'en' sevdiğin film değişir, 'o' şarkının sözlerini bile unutursun ve uzun zaman sonra tekrar duyduğunda 'vay canına bi ara ne de çok dinliyordum' dersin kendine, artık canın kakaolu çikolata çekmez ya da, elin sen farkında olmadan çilekliye gider mesela, belki de çikolata yemeyi bile bırakmışsındır, hoşlandığın çocuk değişir sonra, bir de bakmışsındır şimdi facebook hesabını denetlediğin eski sevgilin olmuştur bile.. belki de tenezzül bile etmiyorsundur bakmaya..
hayat böylesine değişkendir işte, şimdi acılar içinde kıvranıyorsundur herhangi bir sebepten, ama anlamı kalmaz bir zaman sonra, çünkü yaşam 'an'larda gizlidir, hatalarımıza bir gün şefkatle yaklaşacağız hiç şüphesiz, ne kadar da 'çoçukmuşum' diyip tebessümle noktalayacağız o 'anı'yı.
işte sırf bu yüzden korkmayın yaşamaktan, alışmaktan, sevmekten, kaybetmekten..
'kendinden kaçanlara, saklanacak yer kalmaz dünyada, gün gelir kendileriyle tanışırlar, asıl yalnızlık o zaman başlar ' der şair,
aksini kim inkar edebilir?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
bir diyeceğim var!